UNUTMA
♦ Unutma!
Âhir zamanda herkes bir telden çalar, herkes bir tarafa çeker, herkes kendisince bir şeyler yapar veya savunur. Bu hengâmede, fikrî karışıklıkları bahane edip de, suçundan dolayı ma'sûm veya ma'zûr olacağını sanma! Unutma ki, âhir zamanda böyle bir karışık dönem olacağını Rasûlullâh "fiten" Hadîslerinde bildirmiştir. Fitnecilere ve saptırıcılara aldanmadan, şeytanı, nefsini ya da başkalarının nefislerini, hevâ ve heveslerini adım adım izlemeden, Allah ve Rasûlüne itaat et! Yine unutma ki, hangi çağda yaşarsan yaşa, zaman ne kadar değişirse değişsin, hiç şüphesiz kıyâmet gününe kadar -sayıları az ya da çok- İslâm dininin müntesipleri var olmaya ve hak üzere yaşamaya devam edeceklerdir. Yani Peygamberimizle birlikte son şerîatın geldiği günden dünyanın sonuna kadar Müslümansız bir dönem ve bir çağ olmayacaktır. Bu durum, Rasûlullah'ın bir müjdesidir: وَلَنْ تَزَالَ هَذِهِ الأُمَّةُ قَائِمَةً عَلَى أَمْرِ اللَّهِ لاَ يَضُرُّهُمْ مَنْ خَالَفَهُمْ حَتَّى يَأْتِيَ أَمْرُ اللَّهِ “Bu ümmet, Allah’ın (kıyâmet) emri gelinceye kadar, Allah’ın emri (ve dini) üzere hep sebât edip duracak ve kendilerine muhâlefet edenler onlara zarar veremeyecektir.” (Buhârî, İlm, 13) “Ümmetimden bir tâife hak üzere muzaffer kalmaya devam edecektir. Onlara yardım etmeyenin onlara zararı olmayacaktır. Onlar bu halleri üzere Allah’ın emri gelinceye kadar devam edeceklerdir.” (Müslim, İmâret, 170; Bkz: Müslim, İmâret, 171, 172, 173, 174, 175, 176, 177; Tirmizî, Fiten, 51) Dolayısıyla saptırıcıların çoğalması, sapıtanların suçsuzluğu anlamına gelmez. Unutmayalım ki, dalâlete, şirke ve küfre çağıranlar olduğu gibi, hidâyete, Tevhîd'e ve imana davet edenler de her dönemde var olacaktır. Bu nedenle sen, hakka uy, kötü arkadaşların şerrinden sakın, şeytanı ve şeytanı dost edinenleri dost edinme! Şunu da unutma ki, İslâm'a uymanın, Allah ve Rasûlüne itaat etmenin önünde hiçbir zaman engel olmayacaktır. Zira bir insan, kalbini hidâyete açmak isterse, tüm dünya birleşse o kimsenin iman etmesine engel olamaz! Ee, bu durumda, küfürden, şirkten, dalâletten, ahlâkî ve kültürel bozulmalardan kim suçludur? Elbette ki, bu fiillerin sahipleri ve sebep olanları!... Sapıklıktan, sapmaktan, saptırmaktan ve saptırılmaktan Âlemlerin Rabbi olan Allah Azze ve Celle'ye sığınırız ve O'ndan yardım isteriz.
AMENTÜ BİLLAH VE KEFERTÜ BİT-TAĞUT
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol